Sübye, çok farklı bir tadi olan Anadolu mutfağının unutulmaya yüz tutmuş lezzetlerinden biridir. Kavun çekirdeklerinin işlenmesiyle hazırlanan bu içecek, günümüzde daha çok İzmir ve ilçelerinde tüketilmektedir. Sübyenin yaklaşık 500 yıl önce, “Sefarad” olarak adlandırılan İspanya Musevileri tarafından İzmir’e getirildiği söylenir. Bu içecek daha sonra, başta İstanbul olmak üzere farklı Osmanlı şehirlerinde de tüketilmeye başlanır.
Zamanla unutulmaya yüz tutsa da sübye özellikle İzmir ve ilçelerinde halen evlerde ya da pastanelerde hazırlanır. Sübyenin bazı yörelerde badem veya salatalık çekirdeği ile de hazırlandığını belirtmeden geçmeyelim. Sübye, plazma proteini, A vitamini ve potasyum minerali açısından zengin bir içecektir. İyi bir sindirim sistemi dengeleyicisi olan sübye, ishal ve kabızlık gibi rahatsızlıkların kısa sürede ortadan kalkmasına ve dengelenmesine yardımcı olur. Güçlü bir antioksidan olan sübye, sabah tüketildiğinde #enerji verir ve güne iyi başlamayı sağlar.
Raf ömrü çok kısa bir içecek olan sübyenin iki gün içerisinde ve mümkünse soğuk olarak tüketilmesi gerekir. Bu süre zarfında aromasını ve tazeliğini kaybetmemesi için mutlaka cam şişe veya kavanozda saklanması önerilir. Peki nasıl hazırlanır? Yeteri kadar çekirdek (mutlaka iyice kurutulmuş olmalı) ve nöbet şekeri bir havanda dövülür içine soğuk su ilave edilip süzgeçten geçirilir....tad oranı damak tadınıza göre ayarlanır. Afiyetle tüketin.